Kuduz , çoğunlukla enfekte hayvanların tükürükleriyle insanlara bulaşan ve tedavi edilmediğinde ölümcül seyreden viral bir hastalıktır. Hastalık, başta köpek, kedi, yarasa, tilki gibi hayvanların ısırması veya enfekte tükürüğün açık yaraya teması sonucu bulaşabilir. Virüs, merkezi sinir sistemini hedef alır ve hızla ilerleyerek ciddi sorunlara yol açar.
Hayvanlarda kuduz belirtileri görülen türler arasında evcil hayvanlardan köpek, kedi, inek, eşek, at ve keçi yer alırken, yabani hayvanlardan kurt, çakal, tilki, yarasa, kirpi, kokarca, sansar, domuz ve ayı bulunur.Şüpheli bir temas durumunda mutlaka tıbbi yardım alınmalıdır.
Enfeksiyon sonrası belirtiler genellikle birkaç hafta içinde ortaya çıkar. İlk belirtiler ateş, halsizlik, baş ağrısı, sinirlilik ve aşırı uyarılabilirlik şeklindedir. İlerleyen dönemde hidrofobi (su korkusu), kas spazmları ve koma gibi ciddi bulgular görülebilir.
Kuduz hastalığı dört ana evreden oluşur:
Kuduz, rabies virüsü adı verilen bir virüsün neden olduğu ölümcül bir enfeksiyondur. Bu virüs, genellikle enfekte hayvanların ısırıkları veya tırmalamaları yoluyla insanlara bulaşır. Virüs, sinir sistemine saldırarak beyin iltihabı (ensefalit) sorununa yol açar ve tedavi edilmezse neredeyse her zaman ölümcüldür.
Kuduzun başlıca bulaşma yolları şunlardır:
Kuduz virüsünün en yaygın bulaşma yolu, enfekte bir hayvanın ısırmasıdır. Virüs, enfekte hayvanın salyasında bulunur ve ısırık yoluyla doğrudan kişinin kan dolaşımına girer. Özellikle köpekler, kediler, yarasalar ve tilkiler gibi hayvanlar kuduz virüsünü taşıyabilir. Isırık sonrası virüs, sinir hücreleri boyunca ilerleyerek merkezi sinir sistemine ulaşır ve burada ciddi hasarlara yol açar.
Enfekte hayvanların tırmalamaları da kuduz virüsünün bulaşmasına neden olabilir. Tırmalama sırasında hayvanın tırnaklarında bulunan salya, ciltteki küçük kesik veya sıyrıklardan vücuda girerek enfeksiyona yol açabilir. Bu nedenle, özellikle vahşi veya başıboş hayvanlarla temastan kaçınmak önemlidir.
Kuduz virüsü, enfekte bir hayvanın salyasının açık bir yara ile teması sonucu da bulaşabilir. Örneğin, enfekte bir hayvanın salyasının taze bir kesik veya sıyrıkla temas etmesi durumunda virüs vücuda girebilir. Bu tür temaslar nadir olmakla birlikte, özellikle hayvanlarla yakın temasta bulunan kişilerin dikkatli olması gerekmektedir.
Çok nadir durumlarda, kuduz virüsü enfekte bir donörden organ veya doku nakli yoluyla da bulaşabilir. Bu tür vakalar son derece seyrek görülür, ancak organ nakli süreçlerinde donörlerin dikkatlice taranması bu riski en aza indirmek için önemlidir.
Kuduz belirtileri genellikle enfeksiyonun bulaşmasından birkaç hafta veya ay sonra ortaya çıkmaya başlar. Bu ölümcül hastalık, enfekte hayvanın ısırması veya tırmalaması sonucu insanlara geçebilir ve tedavi edilmediği takdirde ölümle sonuçlanır.
Kuduz belirtileri şunlardır:
Hayvanlarda kuduz şüphesi varsa, kişi ısırıldıktan vakit kaybetmeden sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Aşılama programı ne kadar erken başlarsa, hastalığın önlenmesi o kadar olasıdır. Özellikle yaralanma bölgesinin temizlenmesi ve uygun tedavi protokolünün başlatılması hayati önem taşır.
ÇOCUKLARDA AĞIZ DİŞ SAĞLIĞI
Çocuklar dişlerini nasıl fırçalamalıdır? • Dişlerinizi kapatıp, yuvarlak hareketlerle ön dişlerinizin görünen yüzlerini fırçalayın. • Yine dişleriniz kapalı iken yuvarlak hareketlerle her iki taraftaki arka dişleri de fırçalayın. • Ağzınızı açıp, arka dişlerinizin çiğneyici yüzeylerini ileri geri hareketlerle fırçalayın. • Alt ve üst arka dişlerinizin iç yüzeylerini süpürme hareketi ile fırçalayın. • Alt ön ve üst ön dişlerinizin arka yüzeylerini ancak diş fırçasını dik tutarak fırçalayabilirsiniz.
BUNLARI SAKIN UNUTMAYIN !!! *Bebeğinize gece son beslenmesinde şekerli gıdalar vermeyin. *Biberonla süt içirdikten sonra ağız temizliği için su içirin. Bir parça peynir verin. *Emziği kesinlikle şekere, bala, pekmeze batırmayın. *Beslenme sırasında bebeğinizin kaşığını ağzınıza almayın, lokmaları ağzınızdan çıkarıp bebeğe vermeyin. *Çocuğunuza şekerli yiyecek ve içecekleri iki öğün arasında vermeyin. *Her beslenmeden sonra su verilerek ağız içinin temizlenmesi sağlayın. * Bebeklere bir yaşından sonra biberon bıraktırılmalı, bardak ve kaşık kullanarak beslenmeye alıştırılmalıdır *Çocuğun doğumundan itibaren her beslenmeden sonra ağız içi ıslak gazlı bezle temizlenmeli, bu işlem süt dişleri sürdükten sonrada devam etmelidir * İki yaşından itibaren sizin kontrolünüzde günde iki defa dişlerini düzenli fırçalatın. Çocuğunuzun yaşına uygun diş fırçası ve macunu seçin. *Diş macununun miktarı bezelye büyüklüğünde olmalıdır. *Çocuğunuzun diş macununu yutmamasına dikkat edin. *Korucu flor uygulaması için dişhekiminize başvurun. *Süt dişlerinde çürük varsa mutlaka tedavisini yaptırın. *6 yaşında süt dişlerinin en arkasından süren, ömür boyu ağzımızda kalması gereken 6 yaş dişlerine fissür örtücü uygulatın çürük var ise mutlaka tedavi ettirin. *Çocuğunuzu altı ayda bir dişhekimi kontrolüne götürün.